1.2.FİNANSAL PLANLAMA YÖNTEMLERİ
Firmalar gelecekte ortaya çıkacak mali ihtiyaçlarını belirlemek için aşağıdaki planlama yöntemlerini kullanırlar.
Etkili planlamanın üç koşulu vardır:
1-Tahmin Etme: Firma hiçbir zaman tamamen doğru tahminler yapamaz. Eğer yapabilseydi planlamaya daha az ihtiyaç duyulurdu. Ama yöneticiler olabilecek en iyi plan için çaba gösterirler. Geleceğin geçmişe benzemesi mümkün olmadığı için planlama gereklidir. Tahminlerimizi yaparken rakiplerimizin de plan yaptığını unutmamalıyız. Örneğin; Size şirketinizle ilgili bir grup tahmin sunulduğunda bunu göründüğü gibi kabul etmeyin. Arka planı araştırın ve hangi ekonomik temellere dayanıyor öğrenin. (Brealey, Marcus, & Myers, 2007, s. 499)
Firmaların gelecek yıllara ilişkin finansman gereksinimlerinin tahmininde başlıca iki yöntem kullanılır:
a)-Proforma Bilanço: Proforma bilanço hazırlanmasında ilk adım, geleceğe dönük satış tahminleri yapılması ve satış hacmi ile başlıca kalemler arasında bulunan ilişkin ortaya koyulmasıdır. (Akgüç, s. 171)
Bu bilançoda aktif toplamı pasif toplamından fazla ise finansman açığı aksi durumunda finansman fazlası olacaktır. Bu bilanço işletmenin sadece belirli bir andaki finansman durumunu belirtmeye çalıştığından gerçek durumu tam yansıtmaz. (Savcı, 2010, s. 242)
Bu yöntemin değişik uygulamaları aşağıdaki gibidir:
Günlük Satış Yöntemi: Satış tutarının değişmesinden etkilenen aktif ve pasif hesapların belirli bir günlük satış katsayısı kadar değişeceği temeline dayanır. Önce gerçekleşen yılın bilançosu alınır. Sonra satışlarla ilgili bilanço kalemleri belirlenir. Bilanço kalemleri günlük satış tutarında bölünerek bilanço kalemlerinin günlük satış cinsinden katsayıları belirlenir. Daha sonra tahmini yılın satışları belirlenir. Tahmini satışlar 360’e bölünerek günlük tahmini satışlar bulunur. Tahmini günlük satış ile fiili satış katsayıları çarpılarak tahmini bilanço kalemleri bulunur. Satıştan etkilenmeyen bilanço kalemleri aynen yazılır. Aktif ve pasif tarafı toplanır. Aktif toplamı pasif toplamından fazla ise bu işletmenin fon ihitiyacı vardır. (Savcı, 2010, s. 243)
Satış Yüzdesi Yöntemi: Bu yöntem kısa vadeli finansman ihtiyacı için günlük satış yöntemine göre daha çok kullanılır. Satışlarla ilgili bilanço kalemleri % cinsinden ifade edilir. Aktifler % olarak toplanır. Pasifler de % olarak toplanır. Aktiflerin yüzdesi pasiflerin yüzdesinden fazla ise bu işletmenin finansman ihtiyacı vardır. Eğer işletme kar etmişse bu karın belirli bir kısmı ortaklara dağıtılmış geri kalan kısmı işletmede bırakılmışsa işletmede bırakılan kar payı toplam finansman ihtiyacından düşülür. (Savcı, 2010, s. 245)
Satışların yüzdesi metodu satışlardaki bir artışın firmaya ne ölçüde bir finansman ihtiyacını ortaya çıkaracağını ve proforma finansal tabloların nasıl olacağını gösterir. (Okka, 2009, s. 175)
Oran Yöntemi: Yeni kurulan işletmelerin gelecekteki fon ihtiyacını belirlemek için kullanılır. Bu yöntem için iki bilgiye ihtiyaç vardır: Birincisi işletmenin faaliyette bulunduğu endüstrinin standart oranları, ikincisi de işletmenin gelecek dönemlerdeki planlanan satış hacminin ne olacağının bilinmesidir. (Savcı, 2010, s. 246)
b)-Proforma Fon Akım Tablosu: Fon akım tablosu finansal planlama alanında kullanılan önemli analitik bir tekniktir. Fon akım tablosunu düzenlemek için proforma bilanço ve proforma gelir tablosu birlikte kullanılır. Tabloda iki bölüm vardır: Fon kaynakları ve fon kullanım yerleri.
Fon kaynakları şunlardır:
1. Firmanın dönem karı ve fon çıkışı gerektirmeyen aşınma payı ve tükenme payları gibi giderler,
2. Varlıklardaki azalış,
3. Yabancı kaynaklardaki artış
4. Sermaye artışı
Fon kullanım yerleri şunlardır:
1. Ödenen vergiler,
2. Ödenen temettüler,
3. Varlıklara yapılan yatırımlar,
4. Borç ödemeleri
5. Sermaye azalışı.
(Okka, 2009, s. 183-184)
Bu tablo firmanın gelecek hesap dönemlerinde sağlayacağı tahmin edilen kaynaklarla bunların olası kullanım yerlerini gösteren bir tablodur.
Firmalar genelde bu iki tekniği beraber birbirinin destekleyicisi, tamamlayıcısı olarak kullanırlar. (Akgüç, s. 181)
2-Optimum Finansal Planın Seçimi: Finans yöneticisinin en iyi planı seçmek zorunda olduğundan bahseder. Bunun için tam bir model yoktur. Mesela bazen yöneticiler şirket amaçlarını sayısal olarak belirler. Ama aslında bu değerlerin bir anlamı yoktur. Yöneticiler böyle amaçlar belirlerler çünkü bu çalışmaya başlamadan şirket marşını söylemek gibi bir şeydir. (Brealey, Marcus, & Myers, 2007, s. 499-500)
3- Uygulamaya Konulan Planın İzlenmesi: Finansal planlar uygulaması bittiyse anında etkisini yitirir. İyi bir finansal plan gelişen olaylara ve sürprizlere uyarlanabilir olmalıdır. (Brealey, Marcus, & Myers, 2007, s. 500)